20110630

Talihsiz Aciklamalar - 13


'Evlilik dışı ilişkileri özendiren' dergi kapandı
Talihsiz karar Soyle:
"Derginin 15'inci sayfasında; "Bencil" yazısının yanında kadının cinsel organının göründüğü, 44. sayfada kadın erkek ikili tamamen çıplak değişik pozisyonda cinsi münasebetin ortaya konduğu

20110626

Duman - Smoke

Belli basli takintilari olan birisi oldugum kesin. Iste insan bunlari sevimli gosterip kabul edilebilir kilmaya calisiyor. Bu filmin hikayesi de biraz oyle. 


1995 yapimi film bir Wayne Wang ve Paul Auster yapimi. Paul Auster'in hikayelerindeki havayi buram buram hissettiginiz, cok fazla inis cikislar olmadan tatli bir hikaye dinlercesine "yumusak" giden bir film. Filmin tum bu "teknik yanlarini bir yana birakip benim hafizamda nasil yer ettigini deginecegim biraz.

Bilenler bilir TRT 2 bir zamanlar, sanata hizmet eden bir kanaldi. Her ne kadar gec vakitlere sikismis programlarda olsa kaliteli sinema kusaklari vardi. Bizim evde her zaman (en azindan son 20 yildir) 1 den fazla TV vardir. Pek cok evde oldugu gibi sadece misafirlere ve ozel durumlarda acilan dantelli ortuler altinda bir salonda durur bu televizyonlardan biri. Iste oyle bir sisman gorunumlu, hafif soluk renkli bir ekranda yanlis hatirlamiyorsam cumartesi gunlerinden annemlerin yanindan ayrilir nispeten serince olan salona gecerdim. Internetsiz yillarda surekli yeni seyler kesfetmenin heyecanliyla izlerdim programi. Iste boyle bi aksamda Atilla Dorsay Smoke-Duman filmini anons ettiginde filmle ilgili tek bildigim Harvey Keitel ismiydi. Bu film de ilk kez adini duyacagim Paul auster, william Hurt, Forest Whitaker ile olan ilk tanismam ileriki yillarda olacakti.

NOT: yazinin Bundan sonrasi filmle ilgili onemli SPOILER lar icermektedir, eger filmi izlemediyseniz ve mutlaka objektif olarak izlemeyi tercih edenlerdenseniz okumayi biraz erteleyin derim.

Wayne Shorter - Bachianaz Brasileiras - Villa lobos


20110625

Facebook Yakaniza yapisabilir !!

Birkac onceki yazim ile baglantili olarak, internette "severek" kullandigimiz araclara elimizi verince kolumuzu kaptiriyoruz. Yine enterasan bir ekrana da facebook hesabinizi kapatmaya kalkistiginizda karsilasiyorsunuz.

20110619

Talihsiz Aciklamalar 12

İlahiyatçı Bayındır: Gündüz güneşe bağlı olmayan bir varlık

"Dünya’yı aydınlatan, Güneş ışınlarını aydınlığa çeviren gündüz dediğimiz varlıktır. Gündüz dediğimiz varlık ufkun altında da olsa, bunu aydınlığa çevirmektedir. Karanlığın oluşması, Güneş’in batmasından değil, gece denilen varlığın ortaya çıkmasıdır. Resim ve belgeseller üzerinde yaptığımız çalışmalarda da güneşin tepede olmasına rağmen karanlık olduğunu, Güneş’in yok olmasına rağmen gündüz denilen varlığın ortaya çıktığını görüyoruz. Güneş’ten yansıyan ışınları gündüze çeviriyor."

 Yorumsuz

20110617

Talihsiz Aciklamalar - 11

Secimler oldu bitti, demokrasi sudur ya da budur derken ustun basari kazanan eski basbakan gorevine devam etti. Bazen insanlarin soyledigi bir cumlenin bile karakterleri ile ilgili sirlari aciga verdigi ortada. Fikir ozgurlugu ve insan haklari adina aci veren su diyalog gecmisti, (son ntv roportajinda)

Rusen Cakir: Geçenlerde Nedim Şener’i ziyarete gittim kendisi benim yakın arkadaşımdır. Çok güvendiğim kefil olduğum bir arkadaşımdır Ahmet Şık’ta öyle. Sizin Strasbourg’ta yaptığınız kitap bomba benzetmesi kendilerini çok rahatsız etmiş; beni de rahatsız etti. Bunu bir açar mısınız? Kitap yazmak nasıl terör olur?

R.T. Erdogan:  Daha ilerde inşallah beyefendi ile bir araya gelirsek... Yani öyle kitaplar vardır ki bombadan daha tesirlidir.

 Bu ne yazik ki orneklerden sadece biri. Konuyla ilgili yanlisliklari Sinir Tanimayan Gazeteciler organizasyonu bir raporlarinda degerlendirdi.

20110616

Internetteki Rahatsiz Edici Gercekler

Bilmiyorum belki de son zamanlarda fazlasiyla paranoya yapiyorum, ya da garip bir uyanis donemine girdim. Fakat internet ve internet uzerinde ki servis saglayicilar ile ilgili garip bir kaygi kapladi beni. Yeni gelisen paylasimci agin ardinda oldukca karanlik gerceklerin yurudugunu ve bunun bizlerden gizlendigi hissi. Turkiye'de de devam eden sansur uygulamalarinin sacmaligi bir yana genel olarak internet ahlakini-etigini kaybetti gibi geliyor. Cogu zaman "ozgurlukler ve sinirsiz veri erisimi" olarak dusundugumuz internette aslinda bildigimizden hatta hayal ettigimizden fazla bir sinirlandirma, filtreleme, onlarin diliyle "Kisisellestirme / ozellestirme" mevcut. Evet kulaga cok guzel gelen bu kavramlar aslinda internetin cikis amaci olan ozgur dusunceyi bir olcude sinirlamaya basladi. Daha fazla lafi uzatmayayim; eklentide bir videoda detaylari izleyebilir isteyenler;

20110601

Hayatin Anlam(sizlig)i

Aklima cok basit bir soru takildi biraz once. Hayat, daha dogrusu insanlik tarihi ne kadar kayda deger?
Cok basit iki google aramasi sonucu iki basit sey ogrendim.
Dunyanin yasi yakalsik olarak 4.5 milyar yil. Evrenin yasi ise su anki bilgilerimize dayanarak 14 milyar yil. Tabii bilimin bize sundugu kanitlar ve bizim yeteneklerimiz isiginda belirlenmis sureler bunlar. Bir yanlsi anlasilma olmasin evrenin ya da dunyanin yasinin anilmasi, Yaradilis'a dayali bir yaklasimi gostermez. Bilim elindeki veriler, ve kosullarin dahilinde yapabildigi tahminlerden ote degildir. Bilim degismeye mahkumdur, ama bilgilerimiz dahilinde mutlaktir.

Konuyu fazla dagitmadan aklima takilan kisma geleyim. Insanlik tarihi ise yaklasik olarak 5000 yil geriye gitmektedir. Yani evrene ya da dunyaya oranla milyonda bir. Bunun sadece yuzde birinde yasama uygun ortamin var oldugunu dusunsek, 10 milyon da bir. Iste simdi olayin ilginc yani. Bizim bildigimiz insanlik tarihinden once var olmus olan insanlik(ya da yasam tarihleri) olma olasiligi pek de dusuk degil. Eger Olceklerimizi dogru secersek Dunya uzerinde ne kadar kucuk, zaman icinde ne kadar onemsiz bir kisima denk gelmekteyiz. Biz gene de 500-2000 yillik din yalanlari ile kendimizi oyalarken tum hayatimiz ve insanlik'imizin onemi tartisma konusu..

Met-ust yillar once cok sevdigim bir tanimlama yapmisti.
Ya yasam  diye bildigimiz sey, bir okuzun kicinda ucusan sinegin sabah duslerinden ibaret ise.

Talihsiz Aciklamalar 10

Recep sinirli ve ne yazik ki vahsi soylemlerine ve eylemlerine devam ediyor

20110601
"Bunlar eli sopalı, taşlı, şehir eşkiyalarıdır"

"Gerek dün Hopa'da meydana gelen olaylar, gerek BDP ve terör örgütü tarafından ortaya konan eylemler, açık söylüyorum, AK Parti'yi şiddet tuzağına çekmek için yapılan açık tahriklerdir. "

Bir devlet baskaninin bunca duyarsiz bir o kadar da tehditkar olmasi, az gorulmus bir seydir.  Dehsetle izliyorum.

Not: Otobus taslanmasinin tasvip edilecek yani yoktur. Protestolarin olmasi da  bir o kadar demkratik ve dogal bir olgudur, en azindan olmalidir.


Hop(p)a

1- recep tayyip erdoğan, daha önce kendi bakanını protesto edip gönderen hopa'da gövde gösterisi yapmak ister.*
2- rte gelmeden birkaç saât önce hopalılar protesto etmek için toplanırlar.
3- imamın ordusu sıradan bir protestoyu bastırmak için orantısız ve aşırı güç kullanır.
4- kullanılan aşırı gaz nedeniyle emekli öğretmen metin lokumcu yaşamını yitirir.*
5- rte arkasında yüzlerce polis ve yandaşıyla ilçeye gelir.
6- protestocular arttıkça artarlar.
7- imamın ordusunun sertliği katlanarak çoğalır.
8- rte'nin konvoyu kuyruğu bacaklarının arasına kıstırıp ufaktan kaçarken protestocular yol kenarına siper alırlar.
9- konvoya her yandan taş yağar.
10- taşlar rte'nin otobüsüne isabet etmeye başlayınca kendi emriyle sürücü gazı kökler.
11- kapısı açık otobüs bir anda ivmelenince rte'nin korumalarından biri düşer ve yaralanır.*
12- imamın ordusu silahlarına davranır ve intikam için hopalılar'ın üzerine yürür.
13- rte'nin emriyle yüzlerce polis jop, tabanca, gaz v.s. rte ne verdiyse hopalılar'a dalar.
14- rte ve konvoyu kaçar.
15- olaylar sürer. mütareke basını haberleri geçmediğinden havalarda spekülatif söylemler uçuşur.*
16- havanın kararmasının ardından imamın ordusu evleri basar ve onlarca kişiyi göz altına alır.*

Kaynak: eksisozluk